Yükseköğretimde köklü değişiklikler geliyor: 3 yılda mezuniyet dönemi mi başlıyor?

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, üniversitelerde kapsamlı bir dönüşüm sürecinin başlatıldığını açıkladı. “2030’a Doğru Türk Yükseköğretiminin Yol Haritası Lansman Programı”nda konuşan Özvar, ders programlarından yaz okullarına, AKTS sisteminden kontenjan politikalarına kadar birçok alanda köklü düzenlemelerin yapılacağını duyurdu.

Ders yükü hafifleyecek
Özvar, lisans programlarında ders sayısının azaltılacağını ve öğrencilerin araştırma temelli öğrenme modelleriyle daha üretken hale geleceğini belirtti. Öğrencilere proje geliştirme fırsatı sunan yeni sistemin, üniversite eğitiminde nitelikli bir dönüşüm sağlayacağına dikkat çekti.

3 yılda mezuniyet fırsatı
En dikkat çeken düzenlemelerden biri ise üniversite eğitim süresine ilişkin oldu. YÖK Başkanı, gerekli şartları sağlayan öğrencilerin 3 yılda mezun olabileceğini söyledi. Özvar, bu adımın özellikle Avrupa’daki yükseköğretim standartlarıyla uyumlu olacağını vurguladı.

Yaz okulları yeniden düzenlenecek
Özvar, yaz okullarının kapsamının genişletileceğini belirterek, öğrencilerin sadece başarısız oldukları dersleri değil, gelecek dönemlerde alabilecekleri dersleri de yaz okulunda seçebileceklerini ifade etti.

AKTS sistemi gözden geçirilecek
Dört yıllık lisans programlarında mezuniyet için gerekli olan 240 AKTS’nin yeniden ele alınacağını açıklayan Özvar, Avrupa’da birçok ülkede 180 kredi ile mezuniyetin mümkün olduğuna dikkat çekti. Bu düzenlemenin mezuniyet süresini kısaltabileceğini söyledi.

Kontenjan politikası değişiyor
YÖK Başkanı, özellikle sağlık alanındaki bölümlerde yeni bir kontenjan planlamasına gidileceğini de duyurdu. Eczacılık, diş hekimliği ve benzeri programlarda kontenjanların hem devlet hem de vakıf üniversitelerinde yeniden düzenleneceğini belirtti.

Özvar’dan vizyon mesajı
Prof. Dr. Özvar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“Yükseköğretim sistemimizin önümüzdeki dönemde en temel önceliklerinden biri, öğrencilerimizi yalnızca teorik bilgiyle değil, beceri ve yetkinliklerle donatmak ve onları hayatın, bilimin ve mesleğin gerçekleriyle daha erken buluşturmaktır. Bu dönüşüm, yükseköğretim süresinin daha verimli kullanılmasını sağlayacak; mezunlarımız uluslararası standartlarla daha uyumlu, donanımlı ve üretken bireyler olarak öne çıkacaktır.”

Haber Merkezi