Adım Adım 3. Dünya Savaşı’na Doğru…
Son yüzyılda yaşanan Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’nın ardından, şimdi sıra Üçüncü Dünya Savaşı’na gelmiş gibi görünüyor.
Birinci Dünya Savaşı’nın baş aktörü İngiltere’ydi. İkinci Dünya Savaşı’nda sahneye Almanya çıktı. Üçüncüsünde ise sahneye çıkmaya hazırlanan ülke İsrail gibi duruyor!
Dikkat ederseniz; savaşı başlatanlarla savaşı çıkaranlar aynı senaryoda yer alıyor. Dünyaya egemen olmak isteyen bu güçler, insanları toplu halde katletmekten çekinmiyor. Kendilerinden olanları alkışlarken, kendilerinden olmayanları ise düşman ilan ediyorlar.
Çünkü artık dilin, rengin, ırkın ya da dinin hiçbir önemi kalmadı. Yeter ki biat et; istediğin desteği, istediğin gücü hemen arkana alırsın!
İngiltere’nin akıl hocalığı, İsrail’in para gücü ve Amerika’nın jandarmalığıyla dünya yaklaşık yetmiş yıldır bu düzende yönetiliyor.
Olaya hâlâ sadece “biz Müslümanları hedef alıyorlar” bakışıyla yaklaşmak, hem büyük bir hata hem de işin en kolay bahanesi olabilir. Çünkü İkinci Dünya Savaşı’nın hemen ardından Hristiyan ve Yahudi toplumlar durmadan çalıştı. Bilimde, teknolojide büyük bir atılım gerçekleştirdiler. Bugün Müslüman toplumların kullandığı teknolojik ürünlerin ve taşıtların %99’u bu toplumlara ait.
Bu güçler yalnızca ambargo uygulayarak bile bir ülkenin tüm teknolojik altyapısını felce uğratabilecek seviyeye ulaşmış durumda.
çekiyor olmamız ise ayrıca düşündürücü. Zeki ve üretken bireylerimizi elimizde tutmak yerine, onların başka ülkelerde teknoloji devlerinin CEO’ları olmasına gururla bakmakla yetiniyoruz.
Artık klasik savaş anlayışını bir kenara bırakmak gerekiyor. Günümüzde bilim, teknoloji ve yetişmiş insan gücüne sahipsen söz sahibi bir ülke olursun. Aksi halde, dışa bağımlı, kendi topraklarında bile başkasının iradesiyle karar alan bir yapıya dönüşürsün.
Bağımsız ve güçlü bir devlet olmak, bölgede ve dünyada söz sahibi hale gelmek istiyorsak, verdiğimiz tepkilerin ölçüsü “demir yumruk” gibi, çelikten daha sert olmalıdır.
Sadece İsrail’e tepki gösterip, arkasındaki gücü görmezden gelir; hiçbir yaptırım uygulamaz, devlet olarak “kınamakla”, millet olarak ise sadece “dua etmekle” yetinirsek; bu caniler yarın bizim vatanımıza göz dikme cesaretini de kendilerinde bulurlar!
Unutmayalım ki;
“Savaş, kimin haklı olduğuna değil, kimin güçsüz olduğuna karar verir.”
Bertrand Russell
Yeni yazımda görüşmek üzere..
