Prof. Dr. Faruk Şen Hayatını Kaybetti: Türk-Alman İlişkilerine Derin İzler Bırakan İsim
Almanya’da Türkler arasında önemli bir figür olarak tanınan, Türkiye ve Avrupa ilişkileri üzerine sayısız çalışmaya imza atan Prof. Dr. Faruk Şen, İstanbul’da hayatını kaybetti. 21 Nisan 1948’de Ankara’da dünyaya gelen Şen, uzun yıllardır kanserle mücadele ediyordu. Almanya’da 1967’den itibaren yaşamaya başlayan Şen, burada üniversite eğitimini tamamlayarak akademik kariyerine adım attı.
Uzun Yıllar Türkiye Araştırmalar Merkezi’ni Yönetti
Prof. Dr. Faruk Şen, 1985 ile 2008 yılları arasında Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM) yöneticiliğini üstlendi. Bu dönemde, Türk-Alman ilişkileri üzerine önemli çalışmalar yapan Şen, 1990 yılında Duisburg-Essen Üniversitesi’nden profesör unvanı aldı. 1993 yılında Sosyal Demokrat Parti’ye üye olan ve aynı yıl psikiyatr İnci Şen ile evlenen Şen, Almanya’daki Türk toplumunun durumunu sıkça gündeme getiren açıklamalarıyla tanınıyordu.
TAM’dan Ayrılışının Ardındaki Sebep: Yahudi Zulmü Benzetmesi
Prof. Dr. Şen, Almanya’daki Türkler’in yaşadığı zorlukları Nazi döneminde Yahudiler’e yapılan zulme benzetmişti. Bu açıklamaları nedeniyle, büyük tepkiyle karşılaşarak Türkiye Araştırmalar Merkezi’nden ayrılmak zorunda kalmıştı. Şen’in, Almanya’daki Türklerin toplumsal sorunlarına yönelik keskin eleştirileri, onun güçlü bir ses olmasına ve Türk-Alman ilişkilerinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamıştı.
Türkiye-Avrupa İlişkilerinde Etkili Bir Figür
2010’lu yıllarda Türkiye’ye geri dönen Prof. Dr. Şen, Türk-Alman ilişkilerine ve Avrupa’daki Türk toplumunun haklarına dair çalışmalarını burada sürdürdü. Aynı zamanda Türkiye-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) başkanlığına getirilen Şen, Avrupa’da eğitim ve bilimsel iş birliklerinin artırılmasına yönelik projelere imza attı.
Ebedi Hatıra: Türk-Alman Toplumlarına Katkıları Unutulmaz
Prof. Dr. Faruk Şen’in hayatı boyunca yürüttüğü akademik çalışmalar, toplumsal katkıları ve siyasi duruşu, Türk-Alman toplumları arasında önemli bir köprü işlevi gördü. Onun akademik mirası, her iki toplum arasında daha güçlü bir anlayış ve işbirliğinin temelini atmayı başardı. Şen, geride bıraktığı izlerle, Türk-Alman ilişkileri ve Avrupa’daki Türk toplumları için önemli bir figür olarak tarihe geçti.