İlahiyatçı Ebubekir Sifil ve Uluçınar Camisi İmamı Halil Konakcı’nın “Namaz kılmayan öldürülebilir” ve “Namaz kılmayan ve oruç tutmayan sopalanabilir” şeklindeki açıklamaları, Türkiye gündeminde büyük tepki topladı. Her iki isim hakkında yapılan suç duyurusunun ardından başlatılan soruşturma, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sonuçlandırıldı. Ancak, Sifil ve Konakcı hakkında “kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” karar verildi.
“Namaz Kılmayan Öldürülebilir” Sözleri Tepki Çekti
İlahiyatçı Ebubekir Sifil, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, “Adam keyfi olarak namazı sürekli biçimde aksatıyorsa cezaya çarptırılır. Çağırılır, azarlanır. Çağırılır, tekdir edilir. Çağırılır, dövülür. Devam ederse taziren (hakimin veya devlet yöneticisinin takdirine bağlı olarak yapılan cezalandırma) öldürülebilir” şeklinde skandal bir ifadede bulundu. Sifil’in bu açıklaması, hem dini hem de hukuki açıdan büyük tartışmalara yol açtı.
“Sopalama” İfadesi de Tepki Topladı
Sifil’in açıklamalarına benzer şekilde, Uluçınar Camisi İmamı Halil Konakcı da benzer bir yorumda bulunarak, “Dinde zorlama var. Nasıl var? Namaz kılmamanın hukukta cezası var. Şimdi uygulanmıyor olabilir. Oruç tutmamanın dinde cezası var. Sopalama var. Demek ki zorlama var” dedi. Konakcı’nın bu sözleri de kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Suç Duyurusu ve Soruşturma Başlatıldı
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) avukatları ve bir grup avukat, Sifil ve Konakcı hakkında Türk Ceza Kanunu’nun “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” suçunu gerekçe göstererek suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu, her iki isim hakkında soruşturma başlatılmasına yol açtı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Karar
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu, yapılan suç duyurusunun ardından soruşturmayı başlattı. Ancak, yapılan inceleme sonucunda Sifil ve Konakcı hakkında “kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” karar verildi. Başsavcılık, her iki kişinin ifadelerinin suç teşkil etmediği sonucuna vardı.
Tepkiler Devam Ediyor
Sifil ve Konakcı’nın açıklamaları, toplumsal ve dini hassasiyetleri gözeten bir ortamda geniş tepkilere yol açtı. Birçok din adamı ve hukukçu, bu tür açıklamaların toplumsal barışı tehdit edebileceğini ve insanların dini inançları konusunda şiddet içeren bir yaklaşımın kabul edilemez olduğunu belirtti.
SEO Anahtar Kelimeler