Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in 30 Aralık 2022’de Ankara’da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin davada, Ateş ailesinin sanıkların tahliyesine yaptığı itiraz reddedildi. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde görülen davanın son duruşmasında, mahkeme sanıklar hakkında verdiği kararları açıkladı.
Mahkemeden Verilen Cezalar ve Tahliyeler
Sinan Ateş suikastı davasının 2 Ekim 2024 tarihinde görülen karar duruşmasında, tetikçi Eray Özyağcı, olayda kullanılan motosikletin sürücüsü Vedat Balkaya ve cinayet mahallinde keşif yapan Suat Kurt, “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca, müşteki Selman Bozkurt’a yönelik “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan sanıklar her biri 13 yıl hapis cezası aldı.
Sanıklar arasında, “suça azmettiren” sıfatıyla yer alan Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş ise, “tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı.
Diğer sanıklar Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Osman Bayraktar, Caner Günay, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç ve Erdem Karadeniz’in beraatine karar verildi. Bunun yanı sıra, sanık Caner Günay hakkında “suçluyu kayırma” suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihbarda bulunulmasına hükmedildi.
Tahliye Kararlarına İtiraz Edildi
Sanıklar arasında tek tutuklu bulunan Çağlar Zorlu’nun da beraat kararı ile tahliyesine karar verilmişti. Ancak Sinan Ateş’in annesi Saniye Ateş ve kardeşleri Sevda Ateş Yörükoğlu ile Selma Ateş Kazanç, avukatları aracılığıyla sanıkların tahliyesine itirazda bulundu. Ateş ailesi, sanıkların serbest bırakılmasına karşı çıkan taleplerini Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu.
Mahkeme İtirazı Reddetti
Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi, Ateş ailesinin itirazını değerlendirerek, tahliye kararlarında herhangi bir usul veya yasaya aykırı durum bulunmadığını belirtti. Mahkeme, sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süreleri dikkate alarak, itirazı reddetti ve tahliye kararlarını onayladı.
Sinan Ateş’in ailesi, davanın ilerleyen aşamalarında adaletin yerini bulması için mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti.
