Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen etkinlik, Cumhuriyet değerlerine karşı bir duruş olarak yorumlandı.
Cumhuriyete karşı 1925 yılında başlattığı silahlı isyan sonrası İstiklal Mahkemesi tarafından idama mahkûm edilen Şeyh Said, ölümünün 100. yılında bazı gruplar tarafından anıldı. Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen anma etkinliği kamuoyunda tartışmalara yol açtı.
Anma programı, Palevi Derneği ve İlim Kültür Yardım ve Dayanışma Derneği’nin çağrısıyla gerçekleştirildi. Etkinliğin Cumhuriyetin simgesel alanlarından biri olan Cumhuriyet Meydanı’nda yapılması, başta sosyal medya kullanıcıları olmak üzere birçok çevrede tepkiyle karşılandı.
Konuşmacılar arasında yer alan Baki Çağatay, Şeyh Said’i “Ulema-ül Mille” olarak nitelendirerek, onun dini hassasiyetlerine vurgu yaptı. Ancak konuşmalar sırasında Cumhuriyete karşı girişilen silahlı isyan ve yaşanan can kayıplarına değinilmemesi dikkat çekti. Çağatay, konuşmasında “Bazı âlimler Kur’an’ın buyruklarına göre hareket eder, Allah’ın istediğini yerine getirmeye çalışırlar” ifadelerini kullandı.
1925 yılında gerçekleşen Şeyh Said İsyanı, doğu bölgelerinde büyük bir güvenlik krizine yol açmış; çok sayıda asker, sivil ve güvenlik görevlisinin yaşamını yitirmesine neden olmuştu. İsyan sonrası kurulan İstiklal Mahkemeleri’nde yargılanan Şeyh Said ve beraberindeki isimler, anayasal düzeni hedef alan faaliyetleri nedeniyle idam cezasına çarptırılmıştı.
Anma etkinliğinde, bu tarihsel gerçekliklere değinilmeden, Şeyh Said’in “mazlum” bir figür gibi sunulması kamuoyunda tepki topladı. Etkinliğin Cumhuriyetin kurucu değerlerine aykırı bir duruş sergilediği yorumları yapılırken, bazı hukukçular ve tarihçiler de bu tür programların anayasal sınırlar içinde dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Kaynak: Haber Merkezi
