Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), küresel diyabet vakalarındaki artışı endişe verici olarak nitelendirerek, diyabetli sayısının 800 milyonu geçtiğini duyurdu. Son on yılda dört kat artan diyabet vakaları, obezite oranlarındaki yükselişle paralel bir şekilde, dünya çapında ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. DSÖ, bu artışa acil müdahale edilmesi gerektiğini belirtti.
DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros: “Diyabet ve Obezite Birbirini Tetikliyor”
Dünya Diyabet Günü dolayısıyla yapılan analiz çalışmasında, son yıllarda diyabet hastalarındaki hızlı artışın küresel sağlık üzerindeki etkileri vurgulandı. DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, diyabetin artışını, sağlıksız gıdaların yaygın pazarlanması, fiziksel aktivite eksiklikleri ve ekonomik zorluklarla birleşen obezite oranlarındaki yükselişle ilişkilendirerek, bu sorunun küresel bir salgın halini aldığını ifade etti.
Dr. Tedros, “Son otuz yıl içinde diyabet hastalarındaki endişe verici artış, toplumların karşı karşıya olduğu sağlık krizlerinin boyutlarını gözler önüne seriyor. Şimdi, ülkeler acilen harekete geçmelidir” dedi.
Küresel Diyabet Salgını ve Tedaviye Erişim Sorunları
2022 yılı itibarıyla 30 yaş ve üzerindeki yaklaşık 450 milyon yetişkinin diyabetle mücadele ettiği, bunun da tüm diyabetli yetişkinlerin yaklaşık yüzde 59’unu oluşturduğu kaydedildi. Ne yazık ki, bu kişilerin çoğu tedaviye erişemiyor. 2022’de diyabetli yetişkinlerin yüzde 90’ı, tedaviye ulaşamayan düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşıyor.
Analiz sonuçlarına göre, 1990 ile 2022 arasında yetişkinlerde diyabet oranları yüzde 7’den yüzde 14’e çıkmış durumda. En büyük artış ise düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşandı, bu ülkelerdeki tedaviye erişim imkanlarının kısıtlı olması büyük bir sorun teşkil ediyor.
Türkiye’de Diyabet Durumu: Her 4 Kişiden Birinin Haberi Yok
Türkiye’de diyabet hastalığı giderek daha yaygın hale geliyor. Şu anda Türkiye’de 12 milyonun üzerinde diyabetli bulunuyor ve bu sayının her geçen gün arttığı belirtiliyor. Ancak, en ciddi sorunlardan biri, diyabet hastalarının dörtte birinin hastalıklarının farkında olmamaları. Uzmanlar, “sessiz pandemi” olarak nitelendirilen diyabetin, erken teşhis edilmemesi durumunda ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda uyarıyor.
Diyabetin Etkileri: Obezite, Kalp Hastalıkları ve Daha Fazlası
Diyabet, yalnızca kan şekeri seviyelerinin yükselmesiyle ilgili bir sorun değildir; aynı zamanda kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği, körlük ve sinir hasarları gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Obezite, bu hastalıkların gelişimini hızlandıran en önemli faktörlerden biridir. DSÖ, bu sağlık sorunlarıyla mücadele etmek için küresel ölçekte sağlıklı yaşam tarzlarını teşvik etme çağrısında bulunuyor.
Acil Eylem Çağrısı: Diyabetle Mücadele İçin Ne Yapılmalı?
DSÖ, diyabetin küresel bir sağlık krizi haline gelmesini engellemek için ülkelerin sağlık politikalarında köklü değişiklikler yapması gerektiğini vurguluyor. Sağlıksız gıda reklamlarının sınırlanması, fiziksel aktivitenin teşvik edilmesi ve tedaviye erişim imkânlarının artırılması, bu sorunun çözülmesinde önemli adımlar olarak öne çıkıyor.
Sonuç: Küresel Diyabet Salgınına Karşı Harekete Geçmek Zorundayız
Dünya çapında diyabet vakalarının hızla arttığı bu dönemde, toplumların diyabet ve obezite ile mücadele için kapsamlı sağlık stratejileri geliştirmeleri hayati öneme sahip. DSÖ’nün çağrısı, ülkelerin bu sorunu sadece bireysel değil, toplumsal bir sağlık sorunu olarak ele almaları gerektiğini gösteriyor.
Diyabetle mücadele etmek, sadece sağlık alanında değil, toplumların ekonomik ve sosyal kalkınmasında da kritik bir yer tutuyor.
