Kadın Emeği: Görünmeyen Güç

Kadın emeği, toplumların gelişiminde her zaman temel bir rol oynamıştır. Ne var ki, tarih boyunca kadınların bu emekleri çoğu zaman görmezden gelinmiş, takdir edilmemiş ve görünmeyen bir güce dönüştürülmüştür. Sanayide, tarlada, evde, ofiste, hastanede, okulda ve daha birçok alanda emek veren kadınlar, yalnızca ekonomik kalkınmaya değil, aynı zamanda toplumsal dönüşüme de büyük katkı sağlamaktadır.

Bugün, 8 Mart Dünya Kadın Emekçileri Günü yaklaşırken, kadın emeğinin hak ettiği değeri görmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamak son derece önemlidir. Türkiye’de ve dünyada kadınlar hâlâ eşit işe eşit ücret alamamakta, sadece “kadın” oldukları için ayrımcılığa maruz kalmaktadır. Ancak tüm bu zorluklara rağmen kadınlar direnmekte, üretmekte ve toplumu ileriye taşımaktadır.

Pandemi süreci, kadınların emeğinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sağlık çalışanlarından öğretmenlere, market işçilerinden tarım işçilerine kadar pek çok kadın, toplumun ayakta kalabilmesi için büyük fedakârlıklar yaptı. Üstelik ev içindeki yük de arttı; birçok kadın, evde hem çocuk bakımını üstlenmek hem de uzaktan çalışmak zorunda kaldı. Evdeki çifte mesai, kadınların üzerindeki yükü katbekat arttırdı.

Ancak, kadın emeği yalnızca özel günlerde hatırlanacak bir konu değildir. Kadınların hak ettikleri ekonomik ve sosyal güvencelere kavuşması, iş hayatında ve toplumsal yaşamda eşit haklara sahip olması, sadece kadınları değil, tüm toplumu ileriye taşıyacaktır. Kadın istihdamının arttırılması, cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıran politikaların uygulanması, kreş ve doğum izinleri gibi destekleyici mekanizmaların yaygınlaştırılması gerekmektedir. Bu meselelerin hâlâ tartışılıyor olması, ne kadar geride olduğumuzu gösteren acı bir gerçektir.

Kadın emeğinin karşılığını alabilmesi için daha fazla zaman kaybetmemeliyiz. Toplum olarak kadının güçlendirilmesi, sadece ekonomik değil, sosyal yapının da güçlenmesi anlamına gelir. Kadınlar yalnızca iş gücüne katkı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda aileleri, mahalleleri ve toplumu ayakta tutar. Onların emeğini görünür kılmak, haklarını savunmak ve adil bir düzen için mücadele etmek hepimizin ortak sorumluluğudur.

Aile ve Çalışma Sosyal Bakanlığı, bu konuda büyük bir sorumluluğa sahiptir. Kadınların iş gücüne katılımını teşvik edecek ve onların çalışma hayatındaki eşitsizliklerini ortadan kaldıracak düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir. Kadınların hak ettiği eşitlik ve adalet için artık daha fazla beklememeliyiz.

Sonuç olarak, kadınların emeği toplumun güç kaynağıdır. Kadın emeği ne kadar güçlenirse, toplum da o kadar güçlenir. Bu düşünceyle, tüm emekçi kadınları saygıyla selamlıyor, hak ettikleri eşitlik ve adalet dolu bir dünyada daha güçlü seslerini duyurmalarını diliyorum.

“EMEK VEREN KADINLAR, DEĞİŞİMİN EN KUVVETLİ KAHRAMANLARIDIR. GÜCÜNÜZ, İLHAMINIZ HİÇ EKSİLMESİN.”

Yeni yazımda görüşmek üzere saygılarımla.

One thought on “Kadın Emeği: Görünmeyen Güç

Comments are closed.