İmamoğlu’na Sahte Diploma İddialarına Yönelik Açılan Soruşturma: Avukatlar Yasal Durumu Açıkladı
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında “sahte diploma” iddialarıyla başlatılan soruşturma, yasal süreçlerin doğru işlediğini savunan avukatların açıklamalarıyla gündeme geldi. İmamoğlu’nun avukatları, 34 yıl önceki yatay geçişin mevzuata uygun olduğunu ve iddiaların hukuken geçerliliği olmadığını belirttiler.
Sahte Diploma İddialarına Yasal Cevap
İmamoğlu’nun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi’ne geçişiyle ilgili, usulsüzlük olduğu iddia edilmişti. Bu iddiaların ardından başlatılan soruşturmada İmamoğlu hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçlaması öne sürüldü. Ancak, Ekrem İmamoğlu’nun avukatları Prof. Dr. Adem Sözüer ve Mehmet Pehlivan, düzenledikleri basın toplantısında konuya dair yasal durumu detaylı bir şekilde açıkladılar.
“Ceza Hukuku Sorumluluğu Yok”
Prof. Dr. Adem Sözüer, İmamoğlu’nun ceza hukuku açısından sorumluluğu olmadığını vurguladı. Sözüer, “İddia edilen tüm hususlar dönemin mevzuatına uygun. Dolayısıyla İmamoğlu’nun ceza hukuku sorumluluğu yoktur,” ifadelerini kullandı. Ayrıca, dönemin şartlarını ve uygulamalarını göz önünde bulundurduklarını belirten Sözüer, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve İstanbul Üniversitesi’nin bu geçişle ilgili hiçbir hukuka aykırı bir durum görmediğini de ekledi.
Yatay Geçiş Süreci ve Mevzuat Uygunluğu
Sözüer, 34 yıl önceki yatay geçişin geçerli yönetmelikler çerçevesinde yapıldığını belirtti. O dönemdeki yönetmeliğe uygun hareket edilip edilmediğini belirlemenin önemli olduğunu ifade eden Sözüer, Ekrem İmamoğlu’nun yatay geçiş için gerekli tüm kriterleri yerine getirdiğini ve geçişin hiçbir şekilde hukuka aykırı olmadığını vurguladı.
İmamoğlu’nun Yükseköğretim Süreci ve Resmi Belgeler
Avukat Mehmet Pehlivan, İmamoğlu’nun yatay geçiş sürecinde herhangi bir “torpil” yapılmadığını belirtti. İmamoğlu’nun 1988 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’ne kabul edildiğini ve 1990’da İstanbul Üniversitesi’ne geçiş yaptığını açıkladı. Pehlivan, İstanbul Üniversitesi’ne yapılan yatay geçişin resmi ilanla duyurulduğunu ve geçişin tamamen yasal yollarla gerçekleştiğini söyledi.
Diploma Tartışmaları 2019’dan Beri Devam Ediyor
Pehlivan, İmamoğlu’nun diplomasıyla ilgili tartışmaların 2019’daki seçimlere kadar dayandığını belirtti. Pehlivan, konunun siyasi bir boyuta taşındığını ve YÖK’ün devreye sokulduğunun altını çizdi. Bu açıklamalar, sürecin zamanlamasının dikkat çekici olduğunu gösteriyor. İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklamasının ardından başlatılan soruşturma, birçok kesim tarafından siyasi bir hamle olarak değerlendiriliyor.
Gerçekten “Sahtecilik” Mi Var?
Pehlivan, ayrıca İmamoğlu’nun yatay geçişiyle ilgili yapılan tüm işlemlerin dönemin mevzuatına uygun olduğunu belgeleriyle ortaya koydu. 1990 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne yapılan yatay geçişin, fakülte yönetim kurulu kararıyla onaylandığını ve kaydın yasal bir süreçle tamamlandığını vurguladı.
Yatay Geçişin Hukuki Dayanağı
Pehlivan, geçişin yapıldığı dönemde YÖK’ün tanıma ve denklik işlemleri için yasal bir dayanağı bulunmadığını, 1996 yılına kadar bu tür işlemlerin yasal mevzuatla düzenlenmediğini söyledi. Dolayısıyla, 1990’daki geçiş işleminin hukuki açıdan herhangi bir sorun taşımadığını belirtti.
YÖK’ün Tanıma Kararı ve Geriye Yürümezlik İlkesi
Pehlivan, YÖK’ün 1991 tarihli kararına dikkat çekerek, o dönemde Girne Amerikan Üniversitesi’nin Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından tanınmasının geçerli olduğunu ifade etti. Ayrıca, yatay geçişin hukuka uygunluğunun geçişin yapıldığı dönemdeki mevzuata göre değerlendirileceği “geriye yürümezlik ilkesi”ne de değindi.
İmamoğlu’nun Eğitim Geçmişi: Bir “Sahtecilik” Hikayesi Yok
Pehlivan, İmamoğlu’nun eğitim geçmişinin tamamen yasal olduğunu ve tüm işlemlerin mevzuata uygun yapıldığını belirterek, İmamoğlu’nun diploma sahteciliği iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı. “İstanbul Üniversitesi, Girne Amerikan Üniversitesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından tanınan bir üniversiteyi bağdaştırarak sahtecilik iddiaları oluşturmak akıl dışıdır” diyen Pehlivan, iddiaların asılsız olduğunu açıkladı.
Sonuç: Yasal Bir Geçiş Süreci
Avukatlar, İmamoğlu’nun yatay geçiş işlemleriyle ilgili tüm iddiaların hukuka aykırı olmadığını ve yapılan işlemlerin tamamen yasal süreçlere dayandığını dile getirdi. 34 yıl önce gerçekleşen yatay geçiş süreci, dönemin mevzuatına uygun olduğu için herhangi bir hukuki sorun teşkil etmiyor.
Kaynak:Haber Merkezi
