Kangren olmuş bir toplum bilincini,
Nasıl bilirdiniz ey cemaat?
Bu soruyu sorsalar,
Kimileri gözlerini kaçırır,
Kimileri sessizce başını çevirir,
Kimileri ise kollarını sıvayıp,
Bir şeyleri değiştirmeye çalışır.
Peki, siz hangisisiniz?
Geçen gün, bir sosyal medya platformunda,
Bir annenin yardım çığlığını gördüm.
SMA hastası çocuğu için çırpınıyordu.
Kelime kelime okudum yazdıklarını.
Her harfinde başka bir umut,
Başka bir çaresizlik saklıydı.
Bu tabloyu görmek bana çok tanıdık geldi.
Çünkü hepimiz,
Hayatın bir yerinde bu tür çabalara şahit oluyoruz.
Belki uzaktan, belki yakından…
Ama bir şekilde denk geliyoruz.
Ve sormadan edemiyoruz:
“Gerçek mi bu?”
Evet, son derece gerçek.
Ama toplumda bu gibi yardım çağrılarının
İstismar edildiğine dair öyküler de dolaşıyor.
İşte o zaman düşünceler daha karmaşık hale geliyor.
Güven dediğimiz kavram,
Adeta köklerinden sarılmış,
Sarsılmış durumda.
Eskiden böyle miydi?
Bir el uzanırdı yardıma,
Bir göz arardı çaresizleri.
Şimdi ise,
Şüphelerin içinde boğuluyoruz.
Çocukken mahallemiz de yangınına şahit olmuştum.
Herkes, eline ne geçerse alıp koşmuştu.
Ne ev sahibinin kim olduğunu sorgulayan vardı,
Ne de yardımın karşılıksız kalacağından korkan.
Yanan sadece bir ev değil,
Hepimizin vicdanıydı o gün.
O yüzden herkes,
Kurtarabildiği kadarını kurtarmak için uğraştı.
Bugün dönüp bakıyorum da,
O günün insanlarıyla bugünkü bizler arasındaki en büyük fark,
Güvensizlik olmuş.
Ama yine de umut var.
Çünkü hala sorular soruyoruz.
Hala vicdanlarımızın sesini duyuyoruz.
Bir annenin yardım çığlığı,
Bir çocuğun masum bakışları,
Bir yerlerde birilerini harekete geçiriyor.Bu gibi oluşumlara gönül vermiş yüce gönüllü insanlara da şahitlik ediyoruz.
Yine de sormadan edemiyorum:
Bir gün bu sorular da tamamen susturulursa,
Ne olacak?
O zaman mı kaybedeceğiz gerçekten?
Bir yazımda demiştim ki:
“Merhamet/sizsiniz, eğer nefes alan ceset değilseniz.”
Sorgulamayan bir inanç, sadece alışkanlıktır.
Elbette sorgulamalıyız,
Ama bunu merhametten ayrılmadan yapmalıyız.
Her bir okuru saygıyla selamlıyorum.
Tebrik ederim canım.Çok güzel bir konuya değinmişsin.