Singapur’da yapılan bir araştırma, iki yaşındaki çocukların bağırsak bakterilerinin ilerleyen yıllarda kaygı ve depresyon riskini artırabileceğini ortaya koydu. Uzmanlara göre, bağırsak-beyin ekseni duygusal sağlığın temelini oluşturuyor.
Yeni yayımlanan bilimsel bir araştırma, çocukların bağırsak mikrobiyomunun ilerleyen yıllarda ruhsal sağlık üzerinde önemli bir rol oynayabileceğini gösterdi. Singapur’da yürütülen ve *Nature Communications* dergisinde yayımlanan çalışmada, iki yaşındaki çocukların bağırsaklarında bulunan bazı bakteri türleriyle beş yıl sonraki psikolojik durumları arasında dikkat çekici bir bağlantı kuruldu.
Araştırmaya göre, Clostridiales ve Lachnospiraceae gruplarındaki bakterilerin yüksek oranda bulunduğu çocuklarda, ilerleyen yaşlarda kaygı, depresyon ve içe kapanma gibi belirtilerin daha sık görüldüğü tespit edildi.
Çalışmayı yöneten Los Angeles California Üniversitesi’nden Psikoloji Profesörü Bridget Callaghan, erken dönemdeki mikrobiyom yapısının beyin bağlantılarını ve duygusal sağlığı şekillendirebileceğini belirtti. Callaghan, “Erken yaşlarda bağırsak mikrobiyotasının yapısı, çocukluk dönemi boyunca beynin gelişimiyle birlikte ruhsal dengemizi etkileyebiliyor. Bu çift yönlü iletişim, ruh hali ve stres gibi birçok biyolojik süreci belirleyebilir” ifadelerini kullandı.
Bilim dünyasında uzun süredir bağırsak mikrobiyotasının sadece sindirim değil; kanser, diyabet, kalp hastalıkları ve uykusuzluk gibi pek çok sağlık sorunu ile ilişkili olduğu biliniyor. Ancak bu yeni çalışma, mikrobiyomun ruhsal gelişimde de önemli bir etkiye sahip olabileceğini gösterdi.
Callaghan, bulguların umut verici olduğunu belirterek, “Bu bakterilerin gerçekten ruhsal belirtileri tetikleyip tetiklemediğini anlamamız gerekiyor. Spesifik türleri tespit edebilirsek, beslenme düzeni veya probiyotik müdahaleleriyle mikrobiyomu olumlu yönde değiştirmek mümkün olabilir” dedi.
Uzmanlar, bu sonuçların çocukluk dönemi depresyonu ve kaygı bozukluklarının önlenmesi için yeni tedavi ve korunma stratejilerinin geliştirilmesinde yol gösterici olabileceğini düşünüyor. Erken yaşta sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomu, gelecekte daha dengeli bir zihinsel gelişimin temeli olabilir.
Haber Merkezi
