Santorini Depremleri: Uzmanlardan Kritik Uyarılar
Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi (DEMAR) Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan, Ege Denizi’nde art arda meydana gelen sarsıntılar ve Santorini Yanardağı’ndaki volkanik hareketliliğe ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Arslan, “Bölgede büyük bir volkanik püskürme beklemiyoruz, ancak depremlerin psikolojik etkisi yüksek olabilir” dedi.
Ege’de Deprem Fırtınası ve Volkanik Hareketlilik
Santorini Adası yakınlarında yoğunlaşan sarsıntılara dikkat çeken Prof. Dr. Arslan, bu depremlerin volkanik kökenli olduğunu belirtti. “Ege Denizi, zaten ‘deprem fırtınası’ olarak adlandırılan uzun süreli sarsıntılara alışık bir bölge. 2011’de aynı bölgede meydana gelen 7.7-7.8 büyüklüğündeki deprem, 14 ay boyunca devam etmişti. Ancak bu depremler Kahramanmaraş gibi yıkıcı değil; büyüklükleri genelde 4 ile 5.5 arasında değişiyor” ifadelerini kullandı.
Ege Denizi’nde yaşanan bu hareketliliğin, volkanik faaliyetlerden kaynaklandığını belirten Arslan, mekanik fay hareketlerinden farklı olarak deniz tabanındaki küçük kırılmaların bu depremlere neden olduğunu açıkladı.
Tsunami Tehlikesi Var mı?
İzmir Körfezi kıyılarında deniz sularının çekildiği iddialarını değerlendiren Prof. Dr. Arslan, tsunami tehlikesinin şu an için olmadığını söyledi. “Bölgedeki depremler, tsunami oluşturacak boyutta değil. Ancak doğa olaylarını kesin tahmin etmek zordur. Vatandaşlarımızın, özellikle güneybatı kıyılarında tedbirli olmalarını öneriyorum. Kıyılardan biraz daha yüksek bölgelere çıkmak iyi bir önlem olacaktır” dedi.
Riskli Binalar ve Kişisel Tedbirler
2020’deki İzmir depreminde hasar görmüş ancak fark edilmemiş binalara dikkat çeken Arslan, küçük sarsıntıların bile bu tür yapılarda tehlike yaratabileceğini belirtti. “Binalarda düşebilecek gardırop, kitaplık gibi objelere karşı önlem almak önemli. Küçük bir ihmal yaralanma veya can kaybına neden olabilir” diye konuştu.
Santorini Yanardağı Patlar mı?
Volkanik faaliyetlere ilişkin de açıklamalarda bulunan Arslan, “Santorini Yanardağı’nın patlamasını beklemiyoruz. Bölgede 10 kilometrelik alanda deniz tabanında küçük kırılmalar oluyor. Bunlar yalnızca hafif sarsıntılara neden oluyor” dedi.
Bölgedeki hareketliliğin ocak ayında tespit edildiğini ve bu süreçte volkanik aktivitelerin izlendiğini belirten Arslan, Atina Teknik Üniversitesi’nin yayınladığı raporlarla bu durumun doğrulandığını söyledi.
