Filmin başrol oyuncusu Syliva Kristel, o dönem 22 yaşında genç bir model ve Avrupa güzeliydi. Birlikte olduğu yazar Hugo Claus “‘Bak, hiç Tayland’a gitmedik. Film nasıl olsa Hollanda’da gösterilmez, böylece anneni utandıracak bir durum da olmaz” diyerek Kristel’i filmde oynaması için ikna etti.
Ancak bir insan bu kadar yanılabilirdi. 1975 yılında çekilen film bu zaman kadar dünya çapında 350 milyon kişi tarafından izlendi. Hatta Paris’te bir sinemada 13 yıl boyunca gösterildi.
Syliva Kristel’in bambu koltukta oturduğu bu film afişi filmden sonra kült bir poz oldu. Bu arada filmin en önemli özelliği pornoyla arasına keskin bir çizgi çeken erotik film olması ve bu dalda öncülük etmesi olarak yorumlandı.
Filmin Türkiye’de gösterime girmesi işte bu şekilde duyurulmuştu. Altta yazan notlara dikkat ederseniz otoritelerce “gereksiz” bulunan 6 dakikanın da kesildiğini göreceksiniz.
Bu da 1975 yılında Beyoğlu Sineması’nda filme girmek isteyenler tarafından oluşturulmuş bir kuyruk. Film Türkiye’de “Hisli Duygular” adıyla gösterildi; hâlâ daha bu isimle anılmaya devam ediliyor.
Ancak film, gösterime girmesinden 3 hafta sonra İçişleri Bakanlığı tarafından ani bir kararlı ülkemizde yasaklanmış.
Filmin yapımcısı olan Sunar Film bu yasak kararını Danıştay’a taşımış ve karar için bir heyet kurmuş. Heyetin başındaki bilirkişi, halkın erotizme de ihtiyacı olduğunu savunarak filmin yeniden gösterime girmesini sağlamış. O kişi ünlü yazar Cemal Süreya’dan başkası değil.
Film gösteriminden itibaren o kadar kült bir yapım oldu ki, Sylvia Kristel’in afişte oturduğu bambu koltuk şu an hâlâ daha “Emanuelle Koltuğu” olarak satılıyor. Google’a yazarsanız bir sürü sonuç görebilirsiniz.
Yapılan araştırmalara göre Paris’ten Tayland’a giden ve burada eşiyle sonsuz deneyimler yaşayan bir kadının cinsel dünyasını anlatan filmi, sinema salonlarında en çok kadınlar izlemiş.
1975 yılında başlayan seri, 2006’ya kadar çok fazla versiyonla ve farklı oyuncularla çekilmiş. Hatta Sylvia Kristel, serinin yirmili bölümlerinden birinde “Emanuelle’nin Annesi” rolünde bile oynamış.
Filmin yönetmeni Just Jaeckin “İnsanların fantezilerine girdiği gün hayatı mahvoldu” demişti Kristel için. Çünkü 80’li yıllar Sylvia Kristel’in uyuşturucu ve alkol bağımlılığıyla mücadele ettiği, “Keşke hayatımın bu bölümünü atlayabilsem” dediği yıllardı. Nitekim henüz 60 yaşındayken de hayata gözlerini yumup bu diyardan ayrıldı Emmanuelle…