Türk tarihinde milli mücadelenin temellerinin atıldığı en önemli dönemeçlerden biri olan 23 Temmuz Erzurum Kongresi, Anadolu’da başlayan bağımsızlık mücadelesinin belirleyici bir aşamasıdır. Bu kongre, Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra çeşitli yabancı devletlerin işgaline uğrayan Anadolu’da, Türk halkının milli kimliğini koruma ve bağımsızlık mücadelesini başlatma kararlılığının somut bir ifadesidir.
Arka Plan
I. Dünya Savaşı’nın sonunda Osmanlı İmparatorluğu’nun yenilmesiyle beraber 30 Ekim 1918’de Mondros Mütarekesi imzalandı. Bu mütarekeyle Osmanlı topraklarının birçok bölgesi işgal edildi ve İstanbul’da Osmanlı hükümeti fiilen sona erdi. İşgalci devletler, Anadolu’yu işgal ederek denetimlerini pekiştirdiler. Ancak, Anadolu halkı bu işgallere karşı direniş göstermeye başladı.
Kongrenin Düzenlenmesi
Erzurum Kongresi, Türk milletinin kaderini belirlemek amacıyla Milli Mücadele’nin ilk adımı olarak kabul edilir. Mustafa Kemal Paşa (sonradan Atatürk) ve diğer milli mücadele liderleri tarafından düzenlendi. Kongre’nin ana hedefi, Anadolu’da birleşik bir milli direniş hareketini başlatmak ve yabancı işgalcilere karşı Türk milletinin bağımsızlık talebini dünya kamuoyuna duyurmaktı.
Katılımcılar
Kongre, farklı bölgelerden ve farklı politik görüşlere sahip temsilcilerin katılımıyla gerçekleşti. Erzurum Kongresi’ne katılan önemli isimler arasında Mustafa Kemal Paşa, Rauf (Orbay), Ali Fuat (Cebesoy), Kazım (Karabekir), Refet (Bele), Nurettin (Pasha), Cafer (Tayyar) ve Bekir (Samir) gibi önde gelen askeri ve siyasi liderler bulunuyordu.
Kongre Kararları
Erzurum Kongresi, 23 Temmuz – 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında düzenlendi ve bazı önemli kararlar alındı:
- Kongre, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin (Anadolu ve Rumeli Savunma Hukuku Cemiyeti) kurulmasına karar verdi. Bu cemiyet, Milli Mücadele’nin örgütlenmesinde temel yapı taşlarından biri oldu.
- Kongre, Amasya Genelgesi’nin temel prensiplerini benimsedi ve Anadolu’da ulusal egemenlik temelinde bağımsız bir Türk devletinin kurulmasını hedefledi.
- Misak-ı Milli (Milli Sözleşme) adı verilen, Türk milletinin milli sınırlarını ve haklarını belirleyen kararları kabul etti. Misak-ı Milli, daha sonraki dönemlerde Türk milli mücadelesinin temel ilke ve referans noktası olarak kabul edildi.
- Erzurum Kongresi, milli direnişin merkezi olarak Sivas’a taşınmasını kararlaştırdı. Böylece, Sivas Kongresi’nin de önü açıldı.
Sonuçları
Erzurum Kongresi, milli mücadelenin önemli dönüm noktalarından biri olarak Türk tarihindeki yerini aldı. Kongre, işgalcilere karşı direnişin ilk adımı olarak büyük bir öneme sahipti. Bu kongre, milli mücadelenin başlatıldığı ve ulusal birliğin sağlandığı ilk büyük toplantılardan biriydi. Aynı zamanda, Türk milletinin iradesini ortaya koyduğu ve milli mücadelenin örgütlenmesine zemin hazırladığı bir süreçti.
Erzurum Kongresi’nin ardından Sivas Kongresi düzenlenerek milli mücadelenin merkezi Sivas’a taşındı ve Türk milletinin milli egemenlik temelinde bağımsızlık mücadelesi tüm hızıyla sürdürüldü. Sonuç olarak, Türk milleti işgalcilere karşı verdiği mücadelede büyük bir birlik ve dayanışma sergileyerek ulusal bağımsızlığını kazandı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atıldı.
Bugün, Erzurum Kongresi’nin anısı Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ve milli mücadelede yer alan tüm kahramanları anmak için önemli bir simge olarak yaşatılmaktadır.