Türkan Şoray ve İzzet Günay, 57 Yıl Sonra ‘Vesikalı Yarim’ İçin Bir Araya Geldi
Yeşilçam’ın unutulmaz yapımlarından Vesikalı Yarim, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel gösterimle sinemaseverlerle buluştu. Atlas 1948 Sineması’nda gerçekleşen etkinliğe, filmin başrol oyuncuları Türkan Şoray ve İzzet Günay da katıldı. Seyircilerin yoğun ilgisiyle karşılanan usta sanatçılar, dakikalarca ayakta alkışlandı.
“Kadınlar Hâlâ Eşitsizlik ve Şiddetle Mücadele Ediyor”
Gösterimin ardından konuşan Türkan Şoray, Vesikalı Yarim’in kadınların yaşadığı toplumsal sorunlara dikkat çeken önemli bir yapım olduğunu belirterek, “Atlas Sineması’nda geçmişe dönmek ve sizlerle bu anı paylaşmak çok kıymetli. Ancak ne yazık ki kadınlar hâlâ cinsiyet eşitsizliği ve şiddetle karşı karşıya. 8 Mart’ta bu filmle onların hikâyelerine yeniden ışık tutuyoruz” ifadelerini kullandı.
Filmde canlandırdığı ‘Sabiha’ karakterinin, yalnızca bir aşkın değil, aynı zamanda toplumsal dışlanmanın da hikâyesini anlattığını vurgulayan Şoray, Vesikalı Yarim’in Türk sinema tarihinin en özel aşk filmlerinden biri olduğunu söyledi.
“Bu Film, Sinema Tarihimiz İçin Çok Değerli”
Halil karakterine hayat veren İzzet Günay ise, 90 yaşında olmasına rağmen izleyicilerle buluşmanın kendisi için büyük mutluluk olduğunu dile getirdi. “Bu anlamlı etkinliği düzenleyen herkese yürekten teşekkür ediyorum. Vesikalı Yarim, sinemamız için bir dönüm noktası. Lütfi Akad’ın eşsiz yönetmenliği ve Türkan Şoray’ın muhteşem oyunculuğuyla, hafızalara kazınan bir başyapıt oldu” dedi.
Filmin senaryosuyla ilgili anısını paylaşan Günay, Vesikalı Yarim’in, kariyerinde ilk kez tamamlanmış bir senaryoyla karşılaştığı yapım olduğunu belirtti. “Lütfi Akad bana siyah kaplı bir defter uzattı ve ‘Senaryo burada. Manav Halil ile pavyon kadını Sabiha’nın imkânsız aşkını anlatıyoruz. Sen Halil’sin’ dedi. Film her ne kadar bir pavyonda geçse de çok sahici, samimi ve namuslu bir hikâyeydi” ifadelerini kullandı.
Lütfi Akad’ın yönetmenliğinde çekilen ve 1968’de vizyona giren Vesikalı Yarim, yıllar içinde Türk sinemasının en dokunaklı aşk filmlerinden biri olarak kabul edildi. 57 yıl sonra gerçekleşen bu özel gösterim, Yeşilçam’ın ölümsüz mirasını bir kez daha hatırlattı.
Kaynak:Haber Merkezi